27 Temmuz 2010 Salı

Up In The Air


6 dalda Oscar adayı gösterilen, Jason Reitman'ın yönettiği, George Clooney, Anna Kendrick ve Vera Farmiga'nın başrollerini oynadığı film, sinemaseverler tarafından da oldukça yüksek puana layık görülmüş. Benim puanım daha düşük oldu. Filme bayılacağımı düşünerek karşısına oturdum. Zira kadro süper, konu ilgi çekici, puanı yüksek ve yorumları merak uyandırıcı. Ama ne yazıkki beklentilerimi karşılayamadı. Öncelikle filmi komik olduğunu düşünerek almayın. Komedi değil. Romantik ? En çok benim hayatım kadar romantik. Konusu güzel, işleyiş güzel.Oyuncular, hepsi harika. Ama bir şey eksik. Unutulmaz bir film olabilirmiş ama eksik kalmış. Beni dahil etmiyor hayatına,hikaye. Sadece uzaktan bakan komşu gibiyim. Biri dedikodu yapar da siz dinler gibisiniz. "ya şöyle olmuş, bak o da böyle demiş" Kulaktan dolma olunca hani sadece laftır, lakırdır ya.. İşte öyle.. İzleyin.. Kaçırmayın. Belki daha iyi anlayabilirsiniz ne demek istediğimi..

Ryan Bingham, işi sebebiyle sürekli olarak seyahet etmektedir. Yerleşik bir hayatı yok denilebilir. Seyahatleri sırasında Alex ile tanışır. Programları uydukça buluşmaya çalışırlar. Bu arada çalıştığı şirket, yöntem değişikliği yapma hazırlığındadır. Her ne kadar hoşuna gitmese de, işi öğretmesi için Ryan'ın yanına genç ve akıllı Natalie'yi verirler ve birlikte uçmaya başlarlar.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

LinkWithin

Related Posts with Thumbnails